okunma
Her yıl 73 bin ile 100 bin kilometrekare arasında ağaçlık alan yok oluyor. Bu saniyede bir futbol sahası boyutunda alanın yok olması demek. Dünyada bir milyardan fazla insan barınmak ve yemek ihtiyaçlarını karşılamak için ormanlara muhtaç. İnsanlar tarafından bu ormanlık alanlar kerestecilik ve arsa yaratma amacıyla büyük ölçülerde tahrip ediliyor.
Bu olumsuzluklara karşı doğayı iyileştirmeye çalışanlar da var. Büyük çaplı ormanlaştırma projeleri de mevcut, örneğin ABD’nin Washington eyaletinde kanuna göre kerestecilik yapılan alanlarda ağaçların yeniden dikilmesi zorunlu. Yine de buldozerlerin, zincir testerelerin yarattığı tahribatı elinde sadece küreği olan gönüllülerle dengelemek çok zor bir iş.
Bu ormanlaştırma sürecini hızlandırmak için teknolojiye başvurmak şart. BioCarbon Engineering isimli bir şirket ormanların yeniden oluşturulması için drone’ları kullanmayı amaçlıyor. BioCarbon’un sistemi iki çift drone ile yürütülüyor. Bir drone gökyüzünde uçarak üzerinden geçtiği araziyi analiz ediyor ve bu bilgileri başka bir drone’a gönderiyor, bu diğer drone ise aldığı bilgilere göre en doğru noktaları seçip bu noktalara ağaç tohumlarını fırlatıyor.
Hedefleri yılda bir milyar ağaç dikmek. Şirketin CEO’su Lauren Fletcher; “Yaklaşık olarak saniyede bir tane tohum ekiyoruz, bu iki operatörün günde 100 bin tohum dikmesine denk geliyor ve 60 operatör bu şekilde çalışırsa yılda bir milyar ağaç dikilebilir.” diyor. Bu sistem insana bağlı bir iş yöntemiyle karşılaştırıldığında 10 kat daha hızlı işliyor. Aynı zamanda işçilere verilen büyük masraflar azalıyor ve insanların güvenle iş yapamayacağı yerlerde bile drone’lar sayesinde çalışma yapılabiliyor.
Ormanlara çaresizce ihtiyacımız var ve şimdiye kadar dünyaya verdiğimiz zararın dengelenmesi lazım. Ormanlar bu dünyadaki bütün yaşam için vazgeçilemez bir öneme sahip, insanlar ve hayvanlar için barınma ve besin kaynağı yaratıyorlar. Bunun yanı sıra soluduğumuz havanın kaliteli olması için de çok önemliler. Ormanları yeniden canlandırmak için sadece insan gücünden faydalanmak yetersiz, bu yüzden başvurabileceğimiz en yüksek teknolojiyi kullanmalıyız.
Comments
0 comment